Am 29. Mai 1993 wurden bei einem rassistisch motivierten Brandanschlag auf das Haus der Familie Genç in Solingen fünf Menschen brutal aus dem Leben gerissen: Hatice, Hülya, Saime, Gülistan und Melek. Der Anschlag erschütterte Deutschland und wurde zum Symbol für den tödlichen Hass rechtsextremer Gewalt. Heute, 32 Jahre später, erinnert man sich nicht nur an die Opfer, sondern setzt auch ein starkes Zeichen gegen Rassismus, Fremdenfeindlichkeit und das Schweigen. Die Geschichte von Mevlüde Genç, die trotz unermesslicher Trauer zu Versöhnung aufrief, bleibt Mahnung und Vorbild zugleich.
Solingen Faciası: 32 Yıl Önce Yüreğimize Düşen Ateş
Irkçı Nefretin Kurbanı Bir Türk Ailesi
29 Mayıs 1993 gecesi, Almanya’nın Solingen kentinde korkunç bir olay yaşandı. Irkçı düşüncelerle hareket eden dört genç Alman, Türk kökenli Genç ailesinin yaşadığı evi kundakladı. Olayda beş kişi hayatını kaybetti, birçok kişi de yaralandı. Bu saldırı, Almanya’da yaşayan Türk toplumunu ve tüm dünyayı derinden sarstı.
Hayatını Kaybeden Masum Canlar
Bu insanlık dışı saldırıda, Genç ailesinden beş kişi yaşamını yitirdi:
- Mehmet’in annesi Mevlüde Genç’in kızları Hatice Genç (18), Hülya Genç (9) ve Saime Genç (4),
- Mevlüde Genç’in torunu Gülistan Öztürk (12),
- Ailenin yakını Melek Genç (46).
Hepsi uykudayken alevlerin içinde kaldı. Yangında birçok aile ferdi de ağır yaralandı.
Bir Anne, Bir Sembol: Mevlüde Genç
Saldırıdan sonra tüm gözler hayatta kalan ve hem çocuklarını hem torununu yitiren Mevlüde Genç’e çevrildi. O, sadece ailesini değil, bir annenin en derin acısını yaşadı. Ancak bu büyük trajedinin ardından gösterdiği vakur duruş ve barışçıl mesajlarla hem Almanya’da hem Türkiye’de milyonların saygısını kazandı.
Mevlüde Genç, acısına rağmen kin ve nefret söyleminden uzak durdu. „Barış içinde yaşayalım, bir daha kimsenin canı yanmasın“ diyerek örnek bir insanlık ve annelik sergiledi. Onun bu duruşu, ırkçılığa karşı mücadelenin sembollerinden biri oldu.
Almanya’da Yükselen Irkçılık ve Solingen’in Sembol Olması
Solingen faciası, 1990’lı yıllarda Almanya’da artan yabancı düşmanlığının en acı örneklerinden biridir. Bu saldırıdan önce ve sonra da çeşitli şehirlerde Türk ve göçmen aileler hedef alındı. Bu olay, hem Almanya’nın iç politikasında hem de Almanya-Türkiye ilişkilerinde derin etkiler yarattı.
Unutmadık, Unutturmayacağız
Aradan geçen 32 yıla rağmen Solingen faciası hâlâ hafızalardaki tazeliğini koruyor. Her yıl düzenlenen anma törenlerinde yaşamını yitirenler için dualar okunuyor, ırkçılıkla mücadele çağrıları yineleniyor.
Mevlüde Genç’in mesajı bugün de geçerliliğini koruyor:
“İnsanları tenine, diline, dinine göre ayırmayın. Hepimiz insanız. Barış içinde yaşayın.”
Birlikte Yaşamanın Kıymetini Unutmayalım
Solingen, bize bir kez daha birlikte yaşamanın, hoşgörünün ve sevginin ne kadar kıymetli olduğunu hatırlatıyor. Bugün geçmişten ders alma, kin yerine anlayışı seçme günüdür.
Hayatını kaybedenlere rahmet, Mevlüde Genç’in aziz hatırasına saygıyla…
#Solingen1993 #GegenDasVergessen #ErinnerungBleibt #NieWiederRassismus #GedenkenAnSolingen #MevlüdeGenç #Unvergessen #NieWiederHass #StopRacism #GemeinsamGegenHass