COVIDOM+: COVID-19’un Uzun Vadeli Etkilerini Araştırma Projesine 4,9 Milyon Euro Destek
Kiel Christian-Albrechts Üniversitesi (CAU) ve Schleswig-Holstein Üniversite Hastanesi’nin (UKSH) liderliğinde yürütülen COVIDOM+ projesi, Almanya genelinde COVID-19’un uzun vadeli sağlık etkilerini incelemeye odaklanıyor. Federal Sağlık Bakanlığı’nın 2025 ve 2026 yılları için toplam 4,9 milyon Euro finansman sağladığı proje, 2020 yılında başlayan COVIDOM çalışmasının devamı niteliğinde.
Projenin Amaçları ve Kapsamı
COVIDOM+ projesi, özellikle Post-COVID Sendromu (PCS) olarak bilinen ve COVID-19 sonrası ortaya çıkan sağlık sorunlarını daha iyi anlamayı amaçlıyor. PCS, kronik yorgunluk (ME/CFS), konsantrasyon sorunları (beyin sisi), nefes darlığı, kas ağrıları, uyku bozuklukları ve depresyon gibi bir dizi semptomu içeriyor. Bu belirtiler, hastaların günlük yaşam kalitesini ciddi şekilde etkileyebiliyor.
COVIDOM+ projesinin temel hedefleri şunlardır:
- PCS’i Daha İyi Anlamak: PCS’in sıklığı, şiddeti ve uzun vadeli etkilerini analiz etmek.
- Risk Faktörlerini Belirlemek: Enfeksiyon zamanı, aşı durumu, mevcut hastalıklar gibi faktörlerin PCS üzerindeki etkilerini incelemek.
- Fenotipik Ayrımlar Yapmak: PCS’i diğer enfeksiyon sonrası hastalıklardan (örneğin, grip sonrası yorgunluk) ayırt etmek.
- Moleküler ve Klinik Veriler Toplamak: Biyolojik örneklerle (kan, tükürük, dışkı) detaylı analizler yapmak.
Araştırma Metodolojisi ve İşbirliği
Proje, Almanya genelinde çeşitli bölgelerde (Schleswig-Holstein, Bavyera, Berlin gibi) yürütülüyor ve COVIDOM çalışmasından elde edilen 3.634 kişilik mevcut katılımcı grubunu temel alıyor. Katılımcılar düzenli olarak izlenerek semptomların zamanla nasıl değiştiği sistematik şekilde belgeleniyor.
COVID-19’un uzun vadeli etkileri, grip gibi diğer solunum yolu enfeksiyonlarıyla karşılaştırılıyor. Ayrıca, bu süreçte moleküler analizlerin yanı sıra, PCS’in psikolojik etkileri (örneğin depresyon ve travma sonrası stres bozukluğu) de değerlendiriliyor.
Geleceğe Yönelik Hedefler
Proje, PCS ile ilişkili semptomların farklı fenotiplerini tanımlayarak, kişiselleştirilmiş tedavi yöntemleri geliştirilmesine katkıda bulunmayı hedefliyor. COVIDOM+ projesi Araştırma Başkanı Prof. Dr. Jan Heyckendorf, COVIDOM+ projesinin, PCS için daha doğru tanı ve tedavi yöntemleri geliştirilmesinde önemli bir kilometre taşı olduğunu belirtti:
„Bu araştırma, hastaların ihtiyaçlarına özel çözümler sunacak klinik rehberlerin ve tedavi protokollerinin geliştirilmesine olanak sağlayacak.“
COVIDOM+, aynı zamanda yaşlanma süreciyle ilgili potansiyel hızlanmaları ve PCS’in demans veya kardiyovasküler hastalıklar gibi yaşa bağlı hastalıklar üzerindeki etkisini inceleyerek, yeni terapi yaklaşımlarına temel oluşturmayı planlıyor.
Finansman ve İşbirliği
Federal Sağlık Bakanlığı tarafından sağlanan 4,9 milyon Euro’luk destek, projenin kesintisiz devam etmesini sağlıyor. COVIDOM+ projesi, Precision Medicine in Chronic Inflammation (PMI) mükemmeliyet merkeziyle iş birliği yaparak, kişiselleştirilmiş tıp alanında yeni ufuklar açmayı hedefliyor.
Bu projeyle, COVID-19’un uzun vadeli etkileri üzerine bilgi birikimi artacak, hastalar için daha iyi bir yaşam kalitesi sunulması sağlanacak ve toplum genelinde farkındalık oluşturulacak.
Prof. Dr. Jan Heyckendorf (r.) und PD Dr. Thomas Bahmer leiten die bundesweite Studie COVIDOM+ zur Erforschung der langfristigen gesundheitlichen Folgen einer SARS-CoV-2-Infektion. Foto: UKSH #COVIDOM #PostCOVID #Langzeitfolgen #Forschung #Gesundheit #COVIDOM #PostCOVID #UzunVadeliEtkiler #Araştırma #Sağlık