Besonders betroffen: Kinder mit Migrationshintergrund
Wiesbaden, Deutschland – Laut einer aktuellen Erhebung des Statistischen Bundesamts (Destatis) sind 15,2 % der Kinder und Jugendlichen in Deutschland im Jahr 2024 von Armut bedroht. Das bedeutet, dass etwa 2,2 Millionen Kinder und Jugendliche in Deutschland unter 18 Jahren in Haushalten leben, die weniger als 60 % des mittleren Einkommens der Gesamtbevölkerung zur Verfügung haben. Im Vergleich zum Vorjahr, in dem dieser Anteil noch bei 14 % lag, ist die Zahl leicht gestiegen.
Einkommensunterschiede und Bildungsfaktoren
Die Armutsgefährdung ist stark mit der Bildung der Eltern verknüpft. Kinder aus Haushalten mit niedrigem Bildungsabschluss haben eine besonders hohe Wahrscheinlichkeit, von Armut betroffen zu sein. 2024 waren 41,8 % der Kinder, deren Eltern keinen höheren Schulabschluss oder eine Berufsausbildung abgeschlossen haben, armutsgefährdet. Dagegen lag der Anteil bei Kindern von Eltern mit höherem Bildungsabschluss bei nur 7,2 %.
Kinder mit Migrationshintergrund besonders gefährdet
Besonders gravierend ist die Situation für Kinder und Jugendliche mit Migrationshintergrund. Diese sind vier Mal so häufig von Armut betroffen wie Gleichaltrige ohne Migrationsgeschichte. Im Jahr 2024 lag die Armutsgefährdungsquote bei 31,9 % für Kinder mit Migrationshintergrund, während sie bei Kindern ohne Migrationshintergrund bei nur 7,7 % lag.
Armut und soziale Benachteiligung im Alltag
Armut bedeutet für viele Kinder auch, dass sie grundlegende soziale und kulturelle Teilhabe verwehrt bleibt. 11,3 % der unter 16-Jährigen in Deutschland leben in Haushalten, die nicht in der Lage sind, ihren Kindern eine angemessene Ausstattung oder regelmäßige Freizeitaktivitäten zu ermöglichen. Beispielsweise konnten sich 19 % der Kinder keine neuen Möbel leisten, und 12 % konnten sich keine einwöchige Urlaubsreise leisten.
Diese Zahlen verdeutlichen, dass Armut und soziale Benachteiligung nicht nur eine Frage des Geldes sind, sondern auch die Chancen auf eine gesunde und aktive Kindheit erheblich einschränken. Die Bundesregierung und lokale Institutionen sind aufgefordert, gezielte Maßnahmen zu ergreifen, um Kinder aus benachteiligten Verhältnissen zu unterstützen und den Zugang zu Bildung und sozialer Teilhabe zu verbessern.
Almanya’da Her Yedi Çocuktan Biri Yoksulluk Riski Altında
Göçmen Geçmişine Sahip Çocuklar, Eşit Yaş Grubundakilere Göre Dört Kat Daha Fazla Etkileniyor
Wiesbaden, Almanya – Almanya’da 2024 yılında çocuklar ve gençlerin %15,2’si yoksulluk riski altında yaşıyor. Bu da yaklaşık 2,2 milyon çocuğu ve genci etkiliyor. Almanya İstatistik Kurumu (Destatis) tarafından açıklanan verilere göre, yoksulluk riski altındaki çocukların oranı geçen yılki %14 seviyesinden %15,2’ye yükseldi. Yoksulluk riski, kişi başı gelir düzeyinin toplam nüfusun ortalama gelirinin %60’ının altında olanlar için geçerli olarak tanımlanıyor. 2024 yılı için Almanya’da, bir kişi için yoksulluk sınırı aylık 1.381 Euro, bir tek ebeveynli ailenin ise bir çocuğuyla birlikte yoksulluk sınırının altına düşmemesi için ayda en az 1.795 Euro gelir elde etmesi gerekiyor.
Eğitim Düzeyi Düşük Ailelerde Çocuklar Daha Fazla Etkileniyor
Çocukların yoksulluk riski, ebeveynlerinin eğitim seviyesinden büyük ölçüde etkileniyor. 2024 yılı itibariyle, ebeveynlerinin daha düşük eğitim seviyesine sahip olduğu çocuklar arasında yoksulluk riski oranı %41,8 iken, orta seviyede eğitim almış ebeveynlere sahip çocuklarda bu oran %15,2 oldu. Yüksek öğrenim görmüş ebeveynlerin çocuklarında ise yoksulluk riski yalnızca %7,2 olarak belirlendi.
Göçmen Geçmişine Sahip Çocuklar Dört Kat Daha Fazla Etkileniyor
Almanya’ya göçmen kökenli çocuklar, kendi aileleriyle ya da ebeveynlerinden biriyle Almanya’ya göç etmiş çocuklar, aynı yaş grubundaki yerli çocuklara kıyasla dört kat daha fazla yoksulluk riski taşıyor. 2024 yılında göçmen geçmişine sahip çocuklarda yoksulluk riski %31,9 iken, yerli çocuklarda bu oran yalnızca %7,7’ye düşüyor.
Çocuklar, Maddi ve Sosyal Olarak Zayıf Durumda
Çocukların ve gençlerin, yaşlarına uygun sosyal ve kültürel etkinliklere katılabilmesi için maddi koşullara sahip olmaları gerekiyor. Ancak, 2024 yılında 16 yaş altı çocukların %11,3’ü, maddi imkansızlıklar nedeniyle bu tür temel ihtiyaçlarını karşılayamadı. Bu çocuklar, örneğin bozulmuş mobilyaların değiştirilmesi, tatil yapma gibi günlük ihtiyaçları karşılamakta zorluk çekiyorlar. Çocukların %19’u, bozuk mobilya değiştiremiyor ve %12’si bir hafta tatili maddi sebeplerle yapamıyor. Ayrıca, çocukların %5’i, düzenli spor faaliyetleri ve sinema gibi sosyal etkinliklere katılamıyor, %3’ü ise her gün taze meyve ve sebze alamıyor. Bu durum, çocukların sosyal hayata katılımlarını ve sağlıklı gelişimlerini engelliyor.
Almanya’daki Durum Avrupa Ortalamasının Altında
Almanya’da 16 yaş altı çocukların %11,3’ü, çocuklara özgü yoksulluk veya maddi yetersizlikten dolayı deprive (yoksun bırakılma) yaşıyor. Ancak, bu oran Avrupa Birliği genelinde %13,6’ya kadar çıkıyor. Yoksulluk ve maddi yetersizlik, çocukların gelişimlerini olumsuz yönde etkileyerek, sosyal ve kültürel hayata katılmalarını sınırlıyor.
Almanya’daki bu veriler, çocuk yoksulluğu ve eğitimle bağlantılı eşitsizliklerin daha etkin bir şekilde ele alınması gerektiğini gösteriyor. Özellikle göçmen kökenli ailelerin çocukları, daha fazla desteğe ve fırsata ihtiyaç duyuyor. Hükümetin, çocukların sağlıklı bir şekilde gelişebilmesi ve topluma katılabilmesi için uygun politikalar geliştirmesi büyük önem taşıyor.
#ArmutGefährdung #ÇocuklarAlmanya #KinderInDeutschland #GöçmenGeçmişi #Migrationshintergrund #SosyalAyrımcılık #SozialeBenachteiligung #EğitimHerkese #BildungFürAlle #FırsatEşitliği #Chancengleichheit #FakirlikRiski