Auf der Botschafterkonferenz in Berlin hob Außenminister Johann Wadephul die zentrale Rolle der Diplomatinnen und Diplomaten hervor. Sie seien die „Augen und Ohren Deutschlands in der Welt“ und könnten durch ihre Arbeit vor Ort entscheidend zum Verständnis globaler Entwicklungen beitragen. Diplomatie bedeute, nicht in der Abstraktion zu verharren, sondern im direkten Gespräch, durch eigene Eindrücke und das Lesen zwischen den Zeilen handlungsfähig zu werden.
“Wadephul: ‘Diplomasi sahada yaşanır’”
Dışişleri Bakanı Wadephul’dan Büyükelçiler Konferansı’nda Önemli Mesajlar
Diplomasi: Yerinde görmek ve anlamak
Berlin’de düzenlenen Alman dış temsilciliklerinin başkanlarını bir araya getiren konferansta Dışişleri Bakanı Johann Wadephul kapsamlı bir konuşma yaptı. Bakan, diplomatların rolünü “Almanya’nın dünyadaki gözleri ve kulakları” olarak tanımladı. Tarihçi Karl Schlögel’e atıf yaparak diplomasi sanatının özünde yerinde gözlem yapmak, atmosferi hissetmek ve kişisel temaslarla bilgi edinmek olduğunu vurguladı.
Avrupa’nın güvenliği Ukrayna’da belirleniyor
Wadephul, Rusya’nın saldırgan tutumunu sert sözlerle eleştirdi: “Ukrayna’da Avrupa’nın geleceği belirleniyor. Eğer sınırlar zorla değiştirilebilirse tüm kıta istikrarsızlaşır.” Almanya’nın Ukrayna’ya güvenlik garantileri konusunda sorumluluk alacağını belirten bakan, NATO Zirvesi öncesinde Berlin’in liderlik rolüne dikkat çekti. “%3,5 hedefi bir diplomatik başarıdır, ittifakın birliği için gereklidir” dedi.
Çoklu krizler ve küresel sorumluluk
Konuşmada yalnızca Ukrayna değil, Orta Doğu’daki çatışmalar, Gazze’deki insani kriz, Sudan’daki felaket ve iklim değişikliğinin yarattığı tehditler de yer aldı. Wadephul, “Aynı anda birçok büyük krizle karşı karşıyayız. Bu nedenle odaklanmalı, öncelik belirlemeli ve netleşmeliyiz” ifadelerini kullandı.
Güvenlik, özgürlük ve refah: Üç temel sütun
Bakan, dış politikasının üç temel eksenini “güvenlik, özgürlük, refah” olarak özetledi. Güvenliğin sadece askeri caydırıcılık değil, aynı zamanda uluslararası hukuk ve Birleşmiş Milletler’in güçlendirilmesiyle sağlanabileceğini belirtti. Almanya’nın BM Güvenlik Konseyi’ne adaylığını önemseyen Wadephul, “Tam da Konsey tıkandığı için orada olmamız gerekiyor. Sorumluluk almaktan kaçamayız” dedi.
Özgürlük için bağımlılıkları azaltmak
Çin’e olan kritik bağımlılıklara değinen bakan, “Eğer nadir elementleri neredeyse tamamen Çin’den alıyorsak, bu sadece refahımızı değil, özgürlüğümüzü de tehdit eder” dedi. Bu nedenle Almanya’nın AB ve NATO temeli yanında dünya genelinde “kilit ülkelerle” ilişkiler geliştirmesi gerektiğini savundu.
Refah ve dış politika: Ekonomi merkezde
Konuşmada ekonomik diplomasiye özel vurgu yapıldı. Wadephul, dış temsilciliklerin görevlerinden birinin de Alman şirketlerine yurt dışında yeni pazarlar açmak olduğunu söyledi. “Dış ekonomik teşvik tüm 225 temsilcilikte temel bir görev olmalı. Refah da güvenliğin bir şartıdır” dedi.
Modern diplomasi: İletişim, çeşitlilik ve verimlilik
Bakan, dijital çağda iletişimin önemine dikkat çekti: “Artık sadece resmi belgelerle değil, sosyal medya üzerinden verilen semboller de politik mesaj taşır. Stratejik iletişim şarttır.” Ayrıca kadın-erkek eşitliği, çeşitlilik ve bürokrasiyi azaltarak diplomatların asli işlerine yoğunlaşmaları gerektiğini vurguladı.
Diplomasi sahada kazanılır
Konuşmasını meslektaşlarına seslenerek tamamlayan Wadephul, diplomatların sahadaki rolüne vurgu yaptı: “Karl Schlögel bize öğretti: Tarih yazılan mekânlarda bulunmak gerekir. Sizler sahadasınız, izlenimler topluyorsunuz. Almanya’nın dış politikası sizin sabrınız ve deneyiminiz olmadan kör ve sağır olurdu.”
#Diplomatie #Diplomasi #Außenpolitik #DışPolitika #Botschafterkonferenz #BüyükelçilerKonferansı #Deutschland #Almanya #Europa #Avrupa #Sicherheit #Güvenlik #Freiheit #Özgürlük #Wohlstand #Refah #Ukraine #Ukrayna #Außenminister #DışişleriBakanı