Eine multizentrische Studie aus Heidelberg („NCT Neuro Master Match – N2M2“) zeigt: Dank molekularer Diagnostik können neu diagnostizierte Glioblastom-Patientinnen und -Patienten ohne Zeitverzug mit zielgerichteten Medikamenten behandelt werden. Besonders der Wirkstoff Temsirolimus, bereits bei Nierenkrebs im Einsatz, erzielte positive Ergebnisse.
Prof. Dr. Wolfgang Wick (Medizinische Fakultät Heidelberg, Universitätsklinikum Heidelberg, DKFZ) betont: „Auch wenn Temsirolimus nur wenige Monate bringt, ist das für diese Patientengruppe ein großer Fortschritt – vor allem in Bezug auf Lebensqualität.“
Seniorautor Priv.-Doz. Dr. Tobias Kessler ergänzt: „Mit diesem Studiendesign können wir gleichzeitig mehrere Medikamente effizient prüfen – über 100 weitere Wirkstoffe warten auf ihre Testung.“
Die Ergebnisse der Phase-1/2-Studie wurden in der Fachzeitschrift „Nature Medicine“ veröffentlicht.
“Beyin Tümöründe Hızlı Tedavi Umudu”
Glioblastom Araştırmasında Umut: Moleküler Tanı Sayesinde Hedefe Yönelik Tedavi
Heidelberg’de yürütülen çok merkezli bir araştırma, ölümcül beyin tümörü glioblastomda moleküler tanının hızlıca uygulanarak hastalara gecikmeden hedefe yönelik tedavi sağlanabileceğini ortaya koydu.
Almanya’da Heidelberg Üniversitesi Tıp Fakültesi, Alman Kanser Araştırma Merkezi (DKFZ) ve Ulusal Tümör Hastalıkları Merkezi’nin (NCT) yürüttüğü NCT Neuro Master Match (N2M2) adlı klinik çalışmada, glioblastom hastaları için farklı ilaç seçenekleri test edildi. Çalışmada özellikle böbrek kanserinde kullanılan Temsirolimus adlı ilaç, umut verici sonuçlar verdi. Bulgular, tıp dünyasının saygın dergilerinden Nature Medicine’da yayımlandı.
Standart Tedaviye Direnç Sorunu
Glioblastom, en agresif beyin tümörlerinden biri. Bugüne dek uygulanan cerrahi, radyoterapi ve kemoterapi hastalığın ilerlemesini sadece birkaç ay geciktirebiliyor. Üstelik hastaların yaklaşık üçte ikisi, standart ilaç Temozolomid’e genetik nedenlerle dirençli. Bu grup için ortalama yaşam süresi 12 ay civarında.
Hedefe Yönelik İlaç: Temsirolimus
Araştırmaya katılan 228 yeni tanı almış hastanın tümör dokuları moleküler olarak incelendi. Direnç mekanizmaları belirlenen hastalara buna uygun ilaçlar verildi.
- Temsirolimus verilen 46 hastanın yüzde 39’unda hastalık en az altı ay ilerlemedi.
- Standart tedavi grubunda bu oran yalnızca yüzde 18,5 oldu.
- Temsirolimus grubunda yaşam süresi yaklaşık 15 aya çıktı; bu, standart tedaviye göre üç ay daha uzun.
Prof. Dr. Wolfgang Wick (Heidelberg Üniversitesi), sonuçları şöyle değerlendirdi:
“Temsirolimus ile kazanılan birkaç ay, bu hasta grubu için büyük bir ilerleme. Özellikle hastalığın ilerlemesini durduran süre, yaşam kalitesini artırıyor.”
Yeni Araştırmalara Kapı Açıyor
Çalışmada diğer ilaçlar aynı başarıyı göstermese de araştırmacılar yöntem sayesinde birçok aday ilacın hızla test edilebileceğini vurguluyor. Prof. Wick, gelecekte Temsirolimus ve benzeri hedefe yönelik ilaçların standart tedaviye girmesinin hedeflendiğini belirtiyor.
#Glioblastom #BeyinTümörü #MolekülerTanı #HedefeYönelikTedavi #Temsirolimus #Heidelberg #DKFZ #NatureMedicine #KanserAraştırmaları #Sağlık