OECD-Bericht: Demografie wird zur Herausforderung für den Arbeitsmarkt/ Yaşlanan Nüfusa Karşı Gençler, Kadınlar, Göçmenler Şart

Der OECD-Beschäftigungsausblick 2025 zeigt: Der demografische Wandel stellt die Arbeitsmärkte der Mitgliedsstaaten vor massive Herausforderungen. Die schrumpfende Erwerbsbevölkerung bei gleichzeitig wachsender Zahl älterer Menschen gefährdet Produktivität, Wachstum und soziale Stabilität. Laut Bericht braucht es jetzt umfassende Reformen: Die Potenziale von jungen Menschen, Frauen, Migrantinnen und Migranten sowie älteren Erwerbstätigen müssen besser genutzt werden. Gleichzeitig müsse Künstliche Intelligenz produktiv und fair eingesetzt werden. Nur durch ein entschlossenes, inklusives Handeln können OECD-Länder den Wohlstand sichern und Arbeitskräftemangel entgegenwirken.

OECD 2025 İstihdam Görünümü: Yaşlanan Nüfusla Mücadelede Acil Eylem Zamanı

Demografik Kriz: İşsizlikten İşgücü Açığına Geçiş

OECD’nin yayımladığı 2025 İstihdam Görünümü Raporu, üye ülkelerin karşı karşıya olduğu en büyük tehditlerden birine dikkat çekiyor: hızla yaşlanan nüfus. Rapor, çalışma çağındaki nüfusun birçok ülkede küçüldüğünü, yaşlı nüfusun ise hızla arttığını vurguluyor. OECD ülkelerinde 2060 yılına kadar yaşlı bağımlılık oranının %52’ye ulaşması bekleniyor; bazı ülkelerde bu oran %70’i aşacak. Bu demek oluyor ki, bir çalışan sadece kendini değil, aynı zamanda bir emekli bireyin %50 ila %70 oranında gelirini karşılamak zorunda kalacak.

Ekonomik Büyümede Yavaşlama Riski

OECD simülasyonlarına göre, yaşlanan nüfusun üretkenlik üzerindeki etkisi nedeniyle 2060’a kadar kişi başına düşen GSYH artışı %40 oranında yavaşlayabilir. Yapay zekâdan kaynaklanan verimlilik kazanımları bu tabloyu kısmen iyileştirse de, insan işgücünün yerine geçmesi mümkün görünmüyor. Hükûmetlerin yaşlılığa bağlı işgücü açığını ciddiye alarak harekete geçmeleri gerektiği belirtiliyor.

İşgücü Potansiyelini Harekete Geçirme: Gençler, Kadınlar, Göçmenler

OECD raporu, işgücüne katılımı artırmak için atılması gereken adımları detaylandırıyor:

• Gençler: NEET (ne eğitimde ne istihdamda) oranı %15’i aşan ülkelerde genç nüfusun eğitime ve işe kazandırılması gerekiyor.
• Kadınlar: Kadınların işgücüne eşit koşullarda katılımı, GSYH’yi %0,2 artırabilir. Ücret eşitliği, bakım hizmetlerine erişim ve STEM alanlarında teşvik bu sürecin anahtarı.
• Göçmenler: Düzenli göç, işgücü açığını kapatmanın en hızlı yollarından biri. Ancak göçmenlerin barınma, eğitim ve kamu hizmetlerine erişimi sağlanmalı.

Yaşlı Çalışanlar Ekonomik Anahtar Rolde

OECD’ye göre 60 yaş üzerindeki bireylerin sağlık durumu daha iyi ve çalışma potansiyelleri yüksek. Emeklilik oranlarının düşürülmesiyle birçok ülke yıllık GSYH’sini %0,2 oranında artırabilir. Ancak bunun için yalnızca emeklilik reformları değil, yaş dostu iş ortamları, yaşam boyu öğrenme imkânları ve yaş ayrımcılığına karşı politikalar geliştirilmesi gerekiyor.

Yapay Zekâ Yardımcı, Ancak Yeterli Değil

Yapay zekânın fiziksel işleri hafifletmesi, engellilere erişim sağlaması ve yaşlıların daha uzun süre çalışmasını kolaylaştırması gibi olumlu etkileri vurgulansa da, AI’nin işgücü eksikliğini tek başına kapatamayacağı belirtiliyor. Teknolojik ilerleme ile insan kaynağının birlikte planlanması gerektiği ifade ediliyor.

Sürdürülebilir Gelecek İçin Adaletli Dönüşüm Şart

OECD, artan kamu borçları ve sosyal harcama baskısı altında hükümetlerin daha fazla bekleyemeyeceğini belirtiyor. Kapsayıcı ve adil politikalarla, kadınların, gençlerin, göçmenlerin ve yaşlıların işgücüne etkin katılımı sağlanmalı. Aksi halde hem ekonomik büyüme hem de sosyal barış tehlikeye girebilir.

#OECD2025 #YaşlananNüfus #Arbeitsmarkt #İşgücüKrizi #GençlerKadınlarGöçmenler #DemografikDönüşüm #ArbeitFürAlle #İstihdamGeleceği #ZukunftDerArbeit #Inklusion #Kadınİstihdamı #Göçmenİşgücü #AlmanyaİşGücü